Gündemde neler var, bakalım?
Ümit KAYIHAN rahmetli oldu…
Elazığspor’un İzmir’de oynayacağı bir maçın öncesinde bir araya gelmiştik Teknik Direktör Ümit KAYIHAN’la…
Elazığspor’un eski başkanı Hayrettin KARAMAZI’nın da İzmir’de olduğu bir akşam, sohbet masasında bize anlattıkları, kulaklara küpe olacak türden yaşanmış somut gerçeklere dayanıyordu.
Takım çalıştırmadığı, yorumculuk yaptığı bir döneme yeni başlaması vesilesiyle bize Diyarbakırspor’da görev yaptığı günlerden bahsederken, samimi itirafları gelecekte neler olup biteceğini anlatır gibiydi.
Diyarbakırspor olarak geçmişte yurtdışına çıkamadıklarını, terör örgütünün propaganda amaçlı girişimleriyle takımı taciz etme ihtimâlinin ülke sınırları dışında kamp yapmalarına bile imkân tanımadığını anlatan Ümit hoca, kurduğu her cümleyle yeşil-kırmızılı kulüpte görev yapmanın bilinmeyen zorluğunu vurguluyordu âdeta…
***
“İddaa”nın yaygınlaşmaya başladığı günlerde; sözde Diyarbakırspor’u desteklemeye gelen çocuk denecek yaştaki taraftarların, tribünlerde sergiledikleri olumsuz tavır ve tutumlardan takım olarak nasıl etkilendiklerine dâir örnekler veriyordu Ümit KAYIHAN…
İç sahada oynadıkları müsabakanın sonucu her ne olursa olsun, mutlaka iddaa sonuçlarına ters düşen bir grubun protestosuyla karşı karşıya kaldıklarını ifâde eden Ümit hoca, Diyarbakırspor’un gerçek ve olgun taraftarının stadyumdan uzaklaştığını, artık maçlara itibar etmediğini, bu durumun da Diyarbakır kenti için en büyük handikap olduğunu belirtiyordu o günlerde…
***
Terör örgütünün uzun yıllar yönetimine sızmaya, ele geçirmeye çalıştığı kulüp, kayyuma da kalsa devlet tarafından özellikle korundu ve yaşatılmaya çalışıldı…
Rahmetli Ümit hoca, 2002-2003 Futbol Sezonu’nun son haftasında Diyarbakır’da oynadığımız ve deplasmanda 2-1 galip gelerek Süper Lig’de kalmayı başardığımız unutulmaz maçta da Diyarbakırspor’un başındaydı.
Herkesin bilir / bilmez üstüne konuştuğu ve yorum yaptığı o müsabakaya ilişkin anlattıkları da oldu ama, o bilgiler izninizle ileride kullanmak üzere şimdilik bizde saklı kalsın?..
Allah rahmet eylesin, Merhum Ümit KAYIHAN’ın o akşam bize anlattıkları bir süre sonra Diyarbakır’da vahim tribün olaylarına dönüşerek maalesef gerçek oldu ve ne yazık ki Türk Futbolu’nun çınarlarından Diyarbakırspor’un bilindik bir akıbete sürüklenerek amatör kümeye düşürülmesiyle bir spor kulübünün daha kapısına kilit vuruldu…
***
ELAZIĞSPOR NE ÂLEMDE?
Yaşanan trajikomik bir yönetim oluşumunun ardından, Elazığspor’da garip gelişmeler devam ediyor?..
Kim ne derse desin, 2 yıl önce Elazığspor’u kapanmaktan kurtaran Elazığ Belediyesi, finans sorunu yaşayan Sedat KARATAŞ Başkanlığı’ndaki Yönetime desteğini sürdüremediği için, bordo-beyazlı kulüp bugün yönetimsiz kalmıştır…
Göreve devam imkânı kalmayan yönetimin ardından bir gecede alelacele oluşturulan listenin 4 gün sonra hükmünü kaybedişinden ve bugün Elazığspor’un sürüklenmek üzere olduğu mâceradan hiç kimse kusura kalmasın ama, ister istemez Elazığ Belediye Başkanı Mücahit YANILMAZ sorumludur!..
Zirâ, kongre öncesinde hâlen “Elazığspor Başkan Adayı” olarak öncelikle vali ve belediye başkanı sonra da her kesimden destek aldığını ifâde eden Hacı Murat YÜMLÜ’nün sürdürdüğü çalışmalardan ne sonuç alınacağı tam bir muammaya benziyor?
Bırakın futbolun doğrularını, teknik direktör arayışlarında izlenen politika ve yapılan tereddütlü açıklamalar bile, Elazığspor’da gerek taraftar, gerek kamuoyu, hülâsa câmia mensubu herkesi haklı olarak tedirgin etmiştir ve etmektedir!..
Kaldı ki iyi niyetli olsa bile Hacı Murat YÜMLÜ, kendi ifâdesiyle 4 Milyon TL’lik bütçesiyle bu yükün altından “biz arkandayız” söylemiyle nasıl kalkacaktır?
Elazığspor’un tarihinde görülmemiş borç miktarını -açıklanan resmî rakamlarla 33 Bin TL- indirdik deyip sonra kenara çekilmek, Elazığ Belediyesi’ni de Sayın Başkan Mücahit YANILMAZ’ı da sorumluluktan kurtarmaz!..
Ben, testi kırılmadan belirteyim; Elazığspor’da işler iyi gitmediği taktirde herkesin bakışı da eleştiri oklarının ucu da eninde sonunda Sayın YANILMAZ’a çevrilecektir?
O hâlde Sayın YANILMAZ iş işten geçmeden müdâhil olmalıdır mutlaka Elazığspor’a!
***
Neden mi?
Çünkü gündem çok değişti ve yaşananlar dolayısıyla bence Elazığ Belediyesi’nin de, Elazığspor’un da eli güçlendi!..
Baksanıza; Herkes destek olacağını açıklıyor Elazığspor’a…
Milletvekili adayları, özellikle iktidar milletvekili ve adayları, boy boy yayınlanan haberlere göre taraftar desteğini almışlar ve ellerinden gelen her çabayı sarfedeceklerine, her katkıyı sağlayacaklarına dâir taahhütte bulunmuşlar Elazığspor’a?..
***
Neden mi?
Çünkü, Elazığspor konusunda açıklanan borç miktarının doğru olmadığını söyleyenler ve Elazığspor’a verildiği iddia edilen 75 Milyon TL’nin nereye gittiğini soranlar var?
Cevapsız kaldıkça yaygınlaşıyor bu mâhiyetteki sorular ve sebep olduğu dedikodular?
Bu sorulara mutlaka cevap verilmeli, zirâ “biz muhâtap almayız” denilirse ve cevap verilmezse, kamuoyu da biz de biliriz ki; sükût ikrardan gelir!
Adamlar iftira da atar sessiz kalındıkça, taraftar size güvense bile bir gün sorar; “Ateş olmayan yerden duman mı yükselir?” diye!..
***
Neden mi?
Çünkü, Elazığspor konusunda iktidar partisinin zarar gördüğünü iddia eden ve Erzurumspor ile Gazişehir Futbol Kulübü örnekleri ortadayken yardımlara karşı çıkanlara da; “Elazığspor’un sâhibi benim!” ifâdesiyle en iyi cevabı Başbakan Binali YILDIRIM vermedi mi?..
O hâlde kaygı duyulan siyâsî açıdan da en büyük “güvence” Elazığ’a söz veren Başbakan ise, göz göre göre sâhipsiz bırakılmamalı ve mâceraya atılmamalı Elazığspor?
2 Sene önce yarım asırlık kulübü kapanmaktan kurtaran Elazığ Belediyesi yarım bırakmamalı işini, bugün de herkesten önce ayağa kalkmalı ve mutlaka Elazığspor’a sâhip çıkmalı!..
