Mersin deplasmanından DIARRA’nın 2 golüyle galip dönen ve 4. Dış saha galibiyetini alan Elazığspor’un, Teknik Direktör Bayram BEKTAŞ’la iç sahada çıktığı ilk Mersin İY karşılaşması da dâhil olmak üzere 9 maçta 3 galibiyet elde ettiği göz önüne alındığında; kendi saha ve seyircisi önünde kazanmakta zorlandığı dile getirdiğimiz bir gerçekti...
Samsunspor karşısına çıkacak Elazığspor’da oyuncu tercihleri gibi dizilişte herhangi bir değişiklik yapılıp yapılmayacağı da merâk konusuydu?
Zirâ cezasını tamamlayan KEHINDE takıma dönerken, son maçta 2 gol atmış olan DIARRA’nın yedek soyundurulması pek mantıklı bir tercih olamazdı?
O hâlde DIARRA, KEHINDE ile birlikte ileri uçta çift santrafor olarak görevlendirilebilir, forvet arkasında oynatılabilir, ya da kalabalık tutulabilecek bir orta alan oluşumunda ofansîf ağırlıklı görev üstlenebilirdi?..
İki oyuncunun birden 11’de bulunması, DIARRA’ya yer açılmasına dolayısıyla da dizilişte muhtemel bir değişikliğe sebep olabilirdi...
Müsabakanın başlama düdüğüyle birlikte Elazığspor’un son 2 haftada sergilediği gibi 4-1-4-1 dizilişiyle sahaya yayıldığı, DIARRA’nın da orta 4’lünün ortasında TRAORE’yle birlikte, ancak daha ziyâde ofansîf ağırlıklı görevlendirildiği belli oldu...
Yaşı itibariyle zaten takım savunmasına katkı sağlayabilecek enerjik yapıdan uzak olan DIARRA, Mersin’de olduğu gibi oyun içinde dinlenmek istediği anlarda uzun süre ortadan kayboldu, sonra yorgunluğunu atıp topla buluştuğu ilk anda da rakip için tehlike oluşturabilecek özellikleriyle çok etkili oldu...
***
Mersin galibiyetinin morâliyle taraftarının önüne çıkan Elazığspor’un, Sivassporla oynadığı son iç saha maçının ardından yapılan hareketler ve yayıncı kuruluş TRT’ye verilen yersiz demeçler, bordo-beyazlı takımın kendi saha ve seyircisi önünde oynayacağı ilk müsabakada ortamın gerilmesine ve tatsız olaylara sebebiyet verebilirdi?..
Elazığspor Taraftarı’nın sağduyulu yaklaşımı ve kayıtsız-şartsız takımını destekleme eğilimi, maç sonucunun da bordo-beyazlı takımın lehine olmasıyla “olumsuzluk” yaşanması ihtimâllerini ortadan kaldırmaya yetecekti elbette?
Topun arzulanan noktaya gönderilmesine mani olacak kuvvetteki rüzgâr, oyunu da olumsuz yönde etkilerken, Elazığspor rüzgâra karşı oynamanın sıkıntısını yaşadığı gibi rakip Samsunspor’un alan daraltan anlayışı ve pres uygulaması neticesinde baskı altında kaldı?
İlk Yarı’nın kuşkusuz tek hâkimi olan Samsunspor, rüzgârı arkasına almış olmanın avantajından çok bu tür havalarda topun nasıl kullanılması gerektiğine “örnek” olabilecek ölçüde ciddi uygulamalar yaptı!..
Ayağa isâbetli paslarla önce topa, sonra da doğal olarak oyuna hâkim olan Samsunspor, pas trafiği de dâhil olmak üzere topu yere indirdiği için rüzgârdan hiç etkilenmezken, Elazığspor kaleci degajları ile serbest vuruşlar da dâhil olmak üzere yüksek ve uzun kullanılan topların isâbetli olmaması üzerine aşırı top kaybetti ve bir türlü organize olamadı?..
***
Kornerden gelen topa zor durumda olmasına rağmen kafa vuran DIARRA’nın yan direğin dışına çarpan ve auta çıkan topu ile KEHINDE’nin sert şutu, ayrıca Tom’un derin pasıyla kaleciyle karşı karşıya kalan DIARRA’nın rakibin de takibi sonucu kaleciye nişanladığı top, koskoca ilk yarıda Elazığspor adına elde edilen 3 pozisyondu?..
Topla oynama oranının büyük ihtimalle % 30-70 gibi açık ara konuk takım lehine gerçekleştiği ilk yarıda KONE’nin bir şutunun ardından, organize bir atakla savunma arkasına sızan rakip oyuncunun geriye bilerek çıkardığı topu gole çeviren Murat, Samsunspor’u öne geçirirken bu bölümün son 5 dakikasında Mustafa SEVGİ’nin kullandığı serbest vuruşu güçlükle önleyen Kaleci Çağlar, bereket versin ki seken topa yaptığı 2. bir hamleyle mutlak golü önledi?
Son dakikada da yine duran bir topu Mustafa SEVGİ kaleye gönderdi ama Çağlar direğin hemen altında yaptığı kurtarışla farkın açılmasını önledi ve Elazığspor İlk yarıyı 1-0 mağlup bitirdi!..
2. Yarı’ya golle başlayan bordo-beyazlılar, Hakan’ın ortasını yaya sokulan Tom’a asist yapan rakip oyuncunun hatasından faydalanarak eşitliği sağladılar...
66. Dakika’da kullanılan bir serbest vuruşta kafa seviyesindeki topa ayakla müdahâle eden ve mutlak golü kaçıran Çağrı, son 20 dakikaya girilirken Hakan’ın nefis derin pasında tek hareketle rakibinden sıyrıldı ve uzak köşeden ağlara gönderdiği topla Elazığspor adına galibiyeti getiren golü kaydetti...
Çağrı bence attığı golün yanı sıra oyunu 2 yönlü oynaması, önündeki orta 4’lü ve tek santrafor olmak üzere 5 arkadaşının takım savunmasına hiçbir katkı sağlamadıkları bir ortamda tek başına savunma yapmasıyla “Maç’ın Adamı” olmayı çoktan hak etti!..
***
2. Yarı’da pozisyon bakımından aşırı kısırlık yaşanan maçta 2 gol bulan bir de Çağrı’yla mutlak golü kaçıran Elazığspor, bu bölümü rakibine pozisyon vermeden tamamladı!..
Teknik Direktör Bayram BEKTAŞ, klasik uygulamasına devamla oyuncu değişikliklerini yine geç yaptı ve DIARRA’yı 83’te, YOUSSEF ile KEHİNDE’yi de 90+2 ve 90+3’te dışarı alırken, Mesut’un arkasından uzatmada Murat KAYALI ile Timur’u oyun alanına sürdü ve her zamanki gibi formaliteleri tamamladı?
Hakem Serkan TOKAT, TRAORE’yi 2. İhtar’dan oyun dışı bırakmakta haklıydı ama itişen 2 Samsunsporlu KONE ile Mustafa SEVGİ’ye, ayrıca top toplayıcı çocuğa top fırlatan Erkam’a en az birer sarı kart göstermeliydi ancak yapamadı?
90+2’de Samsunsporlu oyuncunun ceza alanında düşürülmesini “kendini bıraktı” gerekçesiyle umursamadı?
Belli bir kadro kalitesine sâhip olan bordo-beyazlı takım, bu durumda olmamalı, sıralamada 10. Sıra’ya yükseldiği için mutluluk duyulmamalıydı?
Sezona iyi başlayamayan Elazığspor, önceki yönetimin “kötü mirası” puan silme ve transfer yasağı cezalarından oluşan sorunları başarıyla aştı ve küme düşmeme mücâdelesinde bitime 5 hafta kala tehlikeyi atlatıp, rahatladı!..
