PKK Silah Bıraktı Bölge Umutlandı: Kanaat Önderlerinden Barış Çağrısı!

Diyarbakır'daki kanaat önderleri ve iş insanları, PKK'nın silah bırakma kararını bölge barışı için tarihi bir fırsat olarak değerlendirdi. 'Yeni bir dönem başlıyor' mesajı verildi.

PKK Silah Bıraktı Bölge Umutlandı: Kanaat Önderlerinden Barış Çağrısı!

Diyarbakır'dan Gelen Tepkiler: “Silahların Susması, Yeni Bir Dönemin Başlangıcı”

Terör örgütü PKK’nın 27 Şubat’ta yaptığı açıklamayla silah bırakma sürecine girmesi ve Irak’ın Süleymaniye kentinde düzenlenen törenle kendini feshetmesi, başta Diyarbakır olmak üzere bölge genelinde umutla karşılandı. Diyarbakır’ın kanaat önderleri, akademisyenleri ve iş insanları, “Çatışmasız bir Türkiye için tarihi fırsat” değerlendirmesinde bulundu.

Doç. Dr. Vahap Coşkun: “Türkiye Geri Dönüşü Olmayan Bir Sürece Girdi”

Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun, bu gelişmenin tarihi bir adım olduğuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

“Silah bırakılması, çatışmasız bir döneme geçişin başlangıcıdır. Bu sürecin başarıyla tamamlanabilmesi için TBMM'de kurulacak komisyonun hukuki ve siyasi adımları belirlemesi kritik önem taşımaktadır. Türkiye, demokratikleşme adına önemli bir eşiği aşmıştır.”

TMD Başkanı Mahmut Şimşek: “40 Yıllık Acının Ardından Toplumsal Mutabakat Şart”

Toplumsal Mutabakat Derneği Genel Başkanı Mahmut Şimşek ise, silahların susmasının toplumsal barış için önemli bir fırsat olduğunu vurguladı:

“Bugün tarihi bir dönüm noktasına tanıklık ediyoruz. 40 yıl boyunca binlerce insanımız hayatını kaybetti. Bundan sonra ‘terörsüz bir Türkiye’ hedefiyle yeni bir toplumsal sözleşme yapılmalı. Herkes elini taşın altına koymalı; halk, devlet, siyaset ve kanaat önderleri bu barışı sahiplenmelidir.”

GÜNSİAD Başkanı Bedirhanoğlu: “Silahların Susması Ekonomiye de Umut Olacak”

Güneydoğu Sanayici ve İş İnsanları Derneği Başkanı Şahismail Bedirhanoğlu ise, silahların devreden çıkmasının sadece güvenliği değil, ekonomik kalkınmayı da hızlandıracağını söyledi:

 “Bu süreç, sadece bölgemizin değil tüm Türkiye’nin demokratikleşme, kalkınma ve toplumsal huzur yolculuğuna katkı sağlayacak. Demokratik siyaset ve reformların önünün açılmasıyla birlikte, yatırım ortamı da iyileşecek.”