Bin yıllık lezzet ramazan sokağında
Ankara'nın Beypazarı yöresine ait bin yıllık geçmişe sahip olan Beypazarı Kurusu Ramazan Sokağında tezgâhları süslüyor.
Ankara’nın Beypazarı ilçesinde Üzüm ve Dut yapraklarında dizilerek fırınlanan Beypazarı Kurusu bin yıllık geçmişi ve lezzetiyle iştah kabartıyor. Yöreye özgü tereyağı ve tarçının aromasını içeren Beypazarı kurusu, bahar otlarını tüketen hayvanlardan elde edilen süt ile köy fırınlarında dut yapraklarının üzerinde pişiriliyor. İlimize Ankara’nın Beypazarı ilçesinden Beypazarı’nın yöresel ürünlerini tanıtmak ve satışını yapmak için gelen İlker Çınal,Beypazarı’nın en önemli yöresel ürünü olan Beypazarı Kurusu ile bilgiler verdi.
‘RAMAZAN SOKAĞI İÇİN ELAZIĞ İLK KEZ GELDİM’
Elazığ’a Ramazan Sokağı organizasyonu için ilk kez geldiğini belirten Çınal, “Türkiye’nin birçok ilinde yöresel ürünlerin satıldığı çok çeşitli pazarlar açılmaktadır. Elazığ’da yöresel ürünlerin satıldığı bir Ramazan Sokağı’nın açılacağı organizatörlerimiz sayesinde öğrendik. Ankara’nın Beypazarı ilçesinden Ramazan Sokağı organizasyonu sayesinde Elazığ’a ilk kez geldim. Türkiye’deki yaşanan ekonomik krizden dolayı pazarlarda durgunluk var. Ramazan Sokağındaki tezgâhlarımızı iftara yakın açıyoruz. Tezgâhlarımız saat 24.00’da kapatıyoruz. İki üç saatlik zaman diliminde yapabildiğimiz kadar satış yapmaya çalışıyoruz” dedi.
‘BEYPAZARI KURUSU SELÇUKLULAR DÖNEMİNDEN KALMA BİR LEZZET’
Beypazarı kurusunun bin yıllık bir geçmişe sahip bir ürün olduğunu ifade eden Çınal, “Tezgâhlarımızda Beypazarı’nın en önemli lezzetlerinden olan Beypazarı Kurusunun tanıtımını ve satışını yapıyoruz. Beypazarı Kurusunun Selçuklular dönemine ait bin yıllık bir geçmişi var. Eski yıllarda Beypazarı kurusunu yapıp ambara atarlarmış ve kış boyu bu ürünü tüketirlermiş. Bu ürün tam buğdaydan yapılır ve içerisinde süt, nane ve tereyağı bulunur. Ürün asma yapraklarının üzerinde konularak taş fırınlarda iki defa fırınlanır. Bu nedenle aylarca kalsa bile bayatlama yapmaz. Beypazarı kurusunun yanında yöremize özel ürünlerimizden olan erişte, tarhana, kurutulmuş kekik, sebze kurularımız ve seksen katlı baklavamız tezgâhlarımızı süslüyor. Ramazan Sokağı’na halkın ilgisi yoğun oluyor. Ancak Ramazan Sokağını merkezde bir yere kursalardı daha güzel olurdu” diye konuştu.
