Sanaç: 'Araziler büyük bir saldırı ile karşı karşıya'

Mimarlar Odası Elazığ Şube Başkanı Kazım Sanaç İmar Barışı adı altında, kentlerin kıyılarının, sit alanlarının, orman alanlarının, tarım arazilerinin ve meraların büyük bir saldırı ile karşı karşıya bırakıldığının altını çizdi.

TAKİP ET

Mimarlar Odası Elazığ Şube Başkanı Kazım Sanaç, dünya genelinin iklim değişikliği, çevre sorunları, savaş ve çatışma, sömürü, açlık, yoksulluk, eşitsizlik ve ayrımcılık gibi nedenlerle tehdit altında olduğunu söyledi.

Sağlıksız kentleşme, çevre sorunları, afetler, savaşlar gibi nedenlerle son 10 yılda 257 Milyon kişinin göç ettiğini vurgulayan Kazım Sanaç sadece Suriye'deki savaş nedeniyle Türkiye'de 4 milyondan fazla sığınmacının bulunduğunu anlattı.

Başkan Kazım Sanaç, 'Türkiye'de imar barışı adı ile üstü örtülmeye çalışılsa da, toplumumuzda adalet anlayışını zedeleyen, kent hakkı ve toplumsal adalet kavramlarını yerle bir eden, planlama kavramının önemine inanmayan ve toplumun her alanda süregelen yasa dışılığı bu kez kent mekanında meşrulaştıran bir anlayış ile kentlerin geleceğe sağlıklı, güvenli, yasal ve nitelikli bir şekilde hazırlanması engellenmektedir.' dedi.

Barış adı altında, kentlerin kıyıları, sit alanları, orman alanları, tarım arazileri, meraları büyük bir saldırı ile karşı karşıya bırakıldığının altını çizdi. Kentlerin üzerindeki baskı ve tehditlerin artmasına geniş bir zemin hazırlandığını söyleyen Sanaç, kaçak yapıların yasal hale getirildiğini ve devlet eli ile plansız ve uygun olmayan yapılanmalara teşvik edildiğini anlattı.

Kazım Sanaç açıklamasında şu ifadelere yer verdi: 'Sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkını engelleyen; yapılı çevreyi, tarihi ve doğal dokuyu tahrip eden ve kültürel değerleri yozlaştıran politikalar yakın dönem merkezi ve yerel yönetim uygulamalarının temelini oluşturmaktadır. Bu politikaların önünde engel olarak görülen nitelikli mimarlık ve planlama hizmetleri ise, kısa zamanda ve çok sayıda yapı üretilmesi baskısıyla önemsizleştirilmekte, mesleki haklar kısıtlanmaktadır. Bütün yerleşmelerin fiziksel ortamını oluşturan yapı üretimi ve mekn tasarımı etkinliği olan mimarlık; yalnızca 'üretim süreci' ile sınırlı değil, aynı zamanda taşıdığı toplumsal sorumluluk nedeniyle evrensel değerleri bağlamında insancıl ve yaşam hakkına saygılıdır. Dünyamızda yaşanan değişime ancak kültürel, doğal, çevresel kaynakların korunması, yapılı çevrenin bilimsel şehircilik ilkelerine ve planlama süreçlerine bağlı, kamu yararını gözeten politikalar çerçevesinde üretilmesi yoluyla karşı koymak mümkün olacaktır. Mimarlar Odası olarak; eşitliğe dayalı, temel insan hak ve özgürlüklerinin tanınmasında hiçbir ayrım, mahrumiyet ve kısıtlamanın yaşanmadığı sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkının korunması konusundaki sorumluluğumuzu yerine getirmek üzere mesleki deneyim, birikim ve bilgimizi daha iyi bir dünya için kullanmaya kararlıyız.'

Bakmadan Geçme