AKSA, Elazığspor'dan sonra Sivrice'ye Gözünü Dikti!

AKSA'nın, turistik ilçe Sivrice'de elektrikleri kesmesi sonucu susuzluk problemi yaşanıyor. Sivrice Belediye Başkanı Ebubekir Irmak, göreve geldikleri günden itibaren AKSA ile sorunlar yaşadıklarını dile getirerek, "Paramız Yok Diye Bu İlçeyi Bırakıp Gitmemiz Mi Gerekiyor?' diye sitem etti.

AKSA, Elazığspor'dan sonra Sivrice'ye Gözünü Dikti!
TAKİP ET Google News ile Takip Et

AKSA tarafından, Sivrice ilçesinin su pompa istasyonunun elektriğinin kesilmesi nedeniyle ilçe genelinde sular kesildi. Sivrice Belediye Başkanı Ebubekir Irmak da, “Elektriğimizi kestiler” diye sitem etti.

“HİÇ KİMSE TÜRKİYE CUMHURİYETİNDE KURUMLARDAN ÜSTÜN DEĞİLDİR”

Başkan Irmak, geldikleri günden bu yana AKSA ile sorunlarının sürekli devam ettiğini belirterek, “Geldiğimiz gün itibariyle belediyemiz mali bir bilanço altındaydı. Borcumuz vardı ama bunları hiçbir zaman halkımız üzülmesin, mutsuz olmasın diye paylaşmadık. Geldiğimiz gün itibariyle de AKSA ile sorunlarımız her zaman devam etti. Geçen yıl eksi 16 derecede kıymetli misafirlerimiz olduğu halde AKSA elektrik enerjimizi kesti. Yine bu Ramazan ayında Arife günü, bayram günü enerjimizi kesti. Şu an dün itibariyle 95 bin lira gibi görünen borcumuz var. Uzlaşma talebini kabul etmeyip yine bizi enerjisiz bıraktılar. Hiç kimse Türkiye Cumhuriyetinde kurumlardan üstün değildir. AKSA, siz halen TEDAŞ’ın devamı olarak bir işletmesiniz. Bunu bilin ki bu topraklarda yaşıyorsunuz, bu toprakların havasını soluyorsunuz ve bu topraklarda para kazanıyorsunuz. Borcumu var, doğrudur. İmkanlarımız olduğu takdirde zaten size ödeme yapıyoruz” dedi.

“HASTALARIMIZ VAR, ÖĞRENCİLERİMİZ VAR. BUNLARIN HESABINI KİM VERECEK?”

Başkan Irmak, Sivrice için bu kadar çaba verirken ve hizmet ederken bu aksaklıklarla nasıl uğraşacaklarını dile getirerek, “Hastalarımız var, eğitim alan öğrencilerimiz var bunların hesabını kim verecek?” diye haykırdı.

“AKSA, SEN BU ZULÜMLE NE YAPMAYA ÇALIŞIYORSUN?”

Geldikleri günden itibaren 650 bin lira borçları olduğunu, bunun 321 bin lirasını ödemiş olduklarını söyleyen Başkan Irmak, “Kalan borcumuz iller bankasından kesildikten sonra 95 bin lira gibi borcumuz kaldı. Bizler siyasi erkan olarak, valiliğimiz olarak, bakanlığımız olarak her ortamda ilçemizi nasıl tanıtırız, nasıl insanlara hizmet ederiz, insanları buraya nasıl taşırız? diye hizmet ederken, bu aksaklılarla nasıl uğraşacağız. AKSA, sen bu zulümle ne yapmaya çalışıyorsun? “

BUNUN VEBALİ VE GÜNAHI SİZİN BOYNUNUZADIR”

Bugün dünya sağlık örgütü tarafından pilot bölge seçilen bir şizofren hastanemiz var. Aile ve Sosyal Politikalar müdürlüğüne bağlı olan 114 tane hastamız var. Bunların sorumlusu kim olacak? Milli Eğitimde okuyan 731 tane öğrencimiz var. Evde yaşlı, engelli hastalarımız var. Bunlar hastalanır, bir salgın hastalığa yakalanırsa bunun vebali ve günahı sizin boynunuzadır. Biz size yalvarmıyoruz. Yalvarmayacağız. Bir şekilde biz de bulup, buluşturacağız ama siz insani ve beşeri olayları bilmiyorsunuz” ifadelerini kullandı.

“BEN 17.00’DA HAVALEYİ NEREYE YAPACAĞIM”

Sivrice Belediye Başkanı Ebubekir Irmak dert yandı, bu da yetmedi kurumu şöyle suçladı: “Bir faturayı keseceğiniz zaman ve enerjiyi keseceğiniz zaman faturayı getirdikten sonra yaptığınız sahtekarlığa bakın. Faturayı okursun ondan sonra bir hafta içinde ihbarnameyi gönderirsin. Biz de ona göre tedbirimizi alırız. Cuma günü akşam saat 17.00’te gelmişsin, “Enerjini keseceğim” diyorsun. Ben 17.00’te havaleyi nereye yapacağım.

“SİZİN PARANIZI ÖDEMEYECEĞİZ DEMİYORUZ. UZLAŞALIM”

Biz mali ve ekonomik durumlarımızı size bildirdik. Bize merkezi hükümetten gelen para 77-98 bin lira arası bir para. Personel giderimiz 142 bin lira. Biz ödemekte güçlük çekiyoruz ama hiçbir zaman biz sizin paranızı ödemeyeceğiz demiyoruz. Uzlaşalım. Bu aydan sonra AKSA, sana minnetimiz yok.

“VATANDAŞIMIZDAN ALLAH RAZI OLSUN”

Köylümüz, vatandaşımızdan Allah razı olsun, köy suyunu verdiler. İlçemiz inşallah bugünden tekrar suya kavuşacak. Ama bu toprağı, bu havayı soluyorsanız, burayı da bilin bu ülke insanlarını düşünün. Diğer firmalar, diğer tüzel kişilikler çalıştığı bölgede hizmet yaparken, vatandaşın yanında olurken bunları da yapmalılar.

“İNSANLARIN ABDEST ALACAĞI, CENAZE NAMAZI KILACAĞI SUYU VERMEDİNİZ”

Bugün cenazemiz vardı. Binlerce insan vardı. İnsanların ibadet yapacağı, abdest alacağı, cenaze namazı kılacağı suyu vermediniz. Bu mu sizin insanlığınız? Bu mu sizin acımanız? Bu mu sizin para kazanmanız? Bunlarla da ulusal olduğunuzu söylüyorsunuz. Yaptığınız bu zulüm yeter.” “BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ” Başkan Irmak gerekli yerlere başvurduklarını belirterek, “Bu işin peşini bırakmayacağız” dedi. “Paramız yok diye bu ilçeyi bırakıp gidecek miyiz?” diyen Başkan Irmak, “Biz bunları siyasi erken olarak İçişleri bakanlığımıza, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımıza, Çevre Bakanlığımıza bütün bakanlıklarımıza, valiliğimize bildireceğiz. Siz buradaki sorumluluk alanınızı da bilmiyorsunuz. Bugün bir ilçenin kaymakamının suyu olmaz mı? Bugün bir jandarma karakolunun suyu olmaz mı? Bugün bir sağlık ocağının suyu olmaz mı? Emniyetin suyu olmaz mı? Milli eğitimin suyu olmaz mı? Paramız yoksa bizim bu ilçeyi bırakıp gitmemiz mi gerekiyor? Türkiye Cumhuriyeti bugün her alanda savunma sanayide, sağlıkta bu kadar yatırım yaparken, onun gücüyle iş yaparken biz yerel hizmetler olarak sizin yolunuzu, parkınızı yaparken, iş imkanları açarken bunlar mı olacak? Niye bizim önümüzü açmıyorsunuz, niye bize yardımcı olmuyorsunuz? Bu insanları neden üzüyorsunuz? Her şey para mıdır?”

“BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ”

Başkan Irmak gerekli yerlere başvurduklarını belirterek, “Bu işin peşini bırakmayacağız” dedi. “Paramız yok diye bu ilçeyi bırakıp gidecek miyiz?” diyen Başkan Irmak, “Biz bunları siyasi erken olarak İçişleri bakanlığımıza, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımıza, Çevre Bakanlığımıza bütün bakanlıklarımıza, valiliğimize bildireceğiz. Siz buradaki sorumluluk alanınızı da bilmiyorsunuz. Bugün bir ilçenin kaymakamının suyu olmaz mı? Bugün bir jandarma karakolunun suyu olmaz mı? Bugün bir sağlık ocağının suyu olmaz mı? Emniyetin suyu olmaz mı? Milli eğitimin suyu olmaz mı? Paramız yoksa bizim bu ilçeyi bırakıp gitmemiz mi gerekiyor? Türkiye Cumhuriyeti bugün her alanda savunma sanayide, sağlıkta bu kadar yatırım yaparken, onun gücüyle iş yaparken biz yerel hizmetler olarak sizin yolunuzu, parkınızı yaparken, iş imkanları açarken bunlar mı olacak? Niye bizim önümüzü açmıyorsunuz, niye bize yardımcı olmuyorsunuz? Bu insanları neden üzüyorsunuz? Her şey para mıdır?”