Ebru Temiz

Eğitimin Önemli Dönüt Aracı 'Karneler'

Ebru Temiz

Eğitim sürecinin en önemli bileşenleri öğrenci, öğretmen, aile ve sosyokültürel çevredir.

Karne bu önemli bileşenlerin eğitim yolunda ilerleyip ilerleyemedikleri ile ilgili bilgiler sunar.

Değişen ve gelişen dünyada karneler öğrencilere, ailelere ve öğretmenlere yol gösteren rehberdir.

Karne öğrencinin derslerde göstermiş olduğu başarılardan veya başarısızlıklardan bizleri haberdar edip, eksikliklere veya başarılara göre ders süreçlerini düzenlememiz açısından yol göstericidir.

Karne görünüşte basımı kağıt üzerine yapılan belli rakamlarla veya değerlerle gösterilen bir değerlendirme olarak görülebilir.

Derine inildiği zaman bu değerlerin yalnızca basit rakamlardan olmadığı ve değerlendirmesinin öğrenci ile birlikte yapılıp çıkarımlarda bulunulması gerektiği aşikardır.

Karne hazırlarken öğretmenler tarafından en çok dikkat edilmesi gereken noktanın ‘‘Öğretmen Görüşü’’ kısmı olduğu düşüncesindeyim. Bu kısım öğrencinin güçlü yönlerini keşfedip öne çıkarılması gerektiği kısımdır.

Kişiye en iyi yol gösteren faktör yaşantılardır. Öğretmen görüşü kısmının ne kadar önemli olduğunu kendi çocukluğumdan biliyorum.

Karnede en çok o kısma dikkat eder, hatta bazı öğretmenlerimin benimle ilgili olan düşüncelerini defalarca okurdum.

Kelimelerin gücünün çocuk zihnindeki anlamını bir de böyle düşünün derim. Farklı ve anlamlı bir pencere daha açmak gerekirse öğrencilerin en çok dikkat ettiği noktanın ‘‘Davranış Notları’’ olduğunu düşünüyorum.

Öğrenci düşük aldığı notları bir yere kadar sineye çekebiliyor fakat davranış notlarından herhangi birinin düşük olması onu düşünmeye sevk ediyor.

Karne çocuğun mevcut dersleriyle alakalı bilgi verendir. Her şeyden önemlisi çocuğa gelişimine uygun düzeyde çalışma disiplini sağlaması açısından yönlendirmelerde bulunur.

Karnenin tanımı bazı aileler tarafından kesin çizgilerle çiziliyor. Ebeveynlerin bazılarına göre karne başarıyı ve zekayı belirleyen bir ölçüt.

Değerli okurlarım karne öğrencinin ilgi ve yeteneklerini gösteren, zeka seviyesini belirleyen, çocuğun hayat başarısını gösteren, yargılayıcı bir ölçüt değildir.

Utanç ve övünç kaynağı hiç değildir. Aile ve çocuk arasındaki ilişki sevgi, güven ve etkili iletişim ile devam ettirilir. Çocuk her şartta ve koşulda ailesi tarafından sevildiğini hissetmelidir.

Aileler tarafından verilen ödüller karneye değil, çocuğun dönem boyunca göstermiş olduğu gayrete uygun olarak düzenlenmelidir.

Çocuk ile olumlu özellikleri nasıl başardığı üzerine konuşmalar yapılıp, olumsuz olan durumlarla nasıl baş edilmesi gerektiği noktasında çözüm önerileri sunarak tüm bunların üstesinden gelinebilecek bir durum olduğu çocuğa hatırlatılmalıdır.

Unutulmamalıdır ki karnesi çok iyi olmayan bir çocuğun hayat başarısı daha yüksek olabilir.

Hayatta sağlanan başarıların akademik anlamda sağlanan başarılarla çatışabildiği de açıktır.

Karne bireye özgüdür ve her birey özeldir deyip yazımı sonlandırıyorum.

Kalın sağlıcakla...

Yazarın Diğer Yazıları